PARKİNSON HASTALIĞI
Parkinson hastalığı beyin hücrelerinde kayıpla seyreden ilerleyici nörolojik bir hastalıktır. Çoğu hastada ellerde titreme ile başlar. Yüzde donuk bir ifade, kol ve bacaklarda titremeler, kaslarda sertlik, hareketlerin ve yürümenin yavaşlaması ile seyreder.
Uygun ilaç tedavileri kişinin bulgularını azaltır ancak hastalığın ilerlemesini tamamen durduracak bir tedavi yöntemi yoktur. Kısıtlılık gelişmeye başlamış hastalar rehabilitasyona yönlendirilmelidir.
Parkinson hastalığında rehabilitasyon hastanın becerilerinin korunmasını, kaybedilmiş becerilerin yeniden kazandırılmasını, hareket kısıtlılıklarının önlenmesini, hastanın sosyal yaşama adapte olmasını amaçlar.
İNME (FELÇLER)
İnme damar tıkanıklığı yada kanama nedeniyle beyinde hasar oluşmasıdır. Genellikle lezyonun yerine göre vücüdun bir yarısında hareket kaybı ya da azalması, denge bozuklukları, konuşma ya da yutma bozuklukları, idrar ya da gaita kaçırma gibi bulguların birkaçı görülebilir. Beyindeki hasarın büyüklüğüne göre bu hastaların büyük bir çoğunluğu rehabilitasyona ihtiyaç duyar. İnme rehabilitasyonu hastanın durumu stabil hale geldikten sonra olabildiğince erken başlanmalıdır.
İnme rehabilitasyonunda egzersizler, elektrik stimülasyonları, robotik rehabilitasyon, zorunlu kullanım tedavisi gibi uygulamalar yapılmaktadır. Amaç hastanın potansiyelini kullanımının sağlanması ve günlük aktivitelerinde bağımsızlığını olabildiğince kazanmasıdır.
MULTİPL SKLEROZ
Multipl skleroz kişinin immün sisteminin kendi beyin ve omuriliğine saldırması nedeniyle oluşan kronik nörolojik bir hastalıktır. 15-50 yaş arasında özürlülüğe neden olan en yaygın hastalıklardan biridir. Tutulan bölgeye göre değişik bulguları olabilir. his kaybı, kaslarda güçsüzlük ya da sertlik, denge bozukluğu, ağrılar, çabuk yorulma, çift görme ya da görme kaybı, idrar kaçırma, yutma bozuklukları gibi belirtiler görülebilir.
MS rehabilitasyonu hastanın ihtiyaçlarına ve kapasitesine göre değişen dinamik bir süreçtir. MS rehabilitasyonu egzersiz programı, günlük yaşam aktiviteleri eğitimi, yardımcı cihaz kullanımı, fonksiyonel kapasitesinin arttırılması gibi uygulamaları içerir. Bu uygulamalar kişiye özel olarak planlanmalı ve uzman bir ekip tarafından yapılmalıdır.
OMURİLİK YARALANMASI
Omurilik beynin devamında yer alan sinirlerden oluşan yapıdır. Omurga yaralanmalarında bazen omurilik de yaralanabilir. Omurilik yaralanması eğer boyun bölgesindeyse yaralanmanın derecesine göre kollarda ve bacaklarda kuvvet ve his kaybı olur. Buna Tetrapleji denir. Eğer yaralanma bel ya da sırt bölgesindeyse bacaklarda kuvvet ve his kaybı görülür. Bu da Parapleji olarak adlandırılır. Eğer yaralanmada omurilikte tam bir kopma varsa geri dönüş yoktur. Ancak kısmi yaralanmalarda hareket ve duyularda kısmi ya da tam geri dönüş görülebilir. Omurilk yaralanmalarında rehabilitasyon en kısa sürede başlanmalıdır. Rehabilitasyon da amaç fonksiyonel kapasiteyi arttırmak ve günlük yaşamda hastanın bağımsızlığını kazanmasına yardımcı olmaktır.
YÜZ FELCİ
Yüzdeki mimik kaslarına giden sinir fasial sinirdir. Bu sinirde çeşitli nedenlerle hasar oluşması yüz felcine neden olur. Etkilenmiş olan yüz yarısında hareket ve his kaybı olur. Tat ve konuşma bozukluğu, yüzde seğirme de buna eşlik edebilir. Gerekli medikal tedavi düzenlendikten sonra hastaların çoğunun rehabilitasyona alınması gerekmektedir. Yüzeyel ve derin sıcak uygulamaları, masaj, nöralterapi, egzersiz tedavileri ile yüz felcinde başarılı sonuçlar alınmaktadır.
BRAKİAL PLEXUS YARALANMASI
Boyundan çıkan sinirler üç büyük dal halinde birleşerek koltuk altından geçerler. Bu sinirlerin oluşturduğu sinir ağına brakial pleksus denir. Bu bölgedeki bir travma sonucu brakial pleksus yaralanması gerçekleşir. Yaralanma en sık doğum esnasında olmaktadır. Yaralanan sinirin gittiği bölgeye göre belirtiler görülür. O bölgede kolunu, omuzunu ya da elini hareket ettirememe, bahşiş eli, pençe el ya da tüm kolda hareket kaybı görülebilir. Rehabilitasyonda hasarın derecesine göre pozisyonlama, egzersizler, elektrik stimülasyonları gibi uygulamalar kolu güçlendirmeyi ve bağımsız hareketi sağlamayı amaçlar.
KARPAL TÜNEL SENDROMU
Karpal tünel el bileğinde yer alan etrafı kemik ve bağlarla çevrili bir kanaldır. Bu kanaldan geçen Median sinirin sıkışmasına karpal tünel sendromu denir.
El bileğinde kırık, romatizmal hastalıklara bağlı deformasyonlar, tiroid bozuklukları, hamilelik gibi ödemin arttığı durumlar, diyabet gibi sinir sisteminin etkilendiği hastalıklar dahil pek çok faktör karpal tünel sendromu gelişimini kolaylaştırır.En sık belirtisi küçük parmak haricinde diğer parmakların uyuşmasıdır. Uyuşma geceleri artış gösterir, uykudan uyandırabilir. Hastalık ilerledikçe elde zayıflık ve güçsüzlük gelişmeye başlar.
Tedavide atel, ilaçlar, fizik tedavi, egzersizler, mobilizasyon, nöralterapi, ozon tedavisi gibi yöntemler kullanılmaktadır.
PERİFERİK SİNİR ZEDELENMELERİNDE REHABİLİTASYON
Periferik sinirler sinirlerin omurgadan çıktıktan sonra organlara veya uzuvlara giden kısımlarına verilen isimdir. Bu sinirlerde gerilmeler, delici-kesici travmalar, kesikler ya da baskı altında kalma nedeniyle hasar oluşabilir. Periferik sinirlerdeki bu hasarlar kendini his kaybı, uyuşma, ağrı, ödem, kas gücünde azalma ya da kas gücünün tam kaybı gibi bulgularla gösterir.
Bu hasarlardan delici-kesici yaralanmalar gibi sinirin bütünlüğünü bozan yaralanmalar sinirin tamiri için ameliyat gerektirebilir. Öncelikle zedelenme sebebi ortadan kaldırılmalı, gerekirse sinir tamiratı yapılmalı, sonrasında fonksiyon kaybının en aza indirilmesi için uygun olan en kısa sürede rehabilitasyona başlanmalıdır.
Merkezimizde opere olup olmamasına ve hasarın derecesine göre bireysel farklılıklar da göz önüne alınarak kişiye özel bir rehabilitasyon programı belirlenmekte ve tedavi , bu konuda yetişmiş ekibimiz tarafından özenle yapılmaktadır.